MİSAK-I MİLLİ
29 Kânun-u sânî 1336/Ocak 1920
Aşağıya
imzaları koyan Osmanlı Mebusan Meclisi azaları; Devlet ve Milletin
istikbâlinin haklı ve devamlı bir sulhe kavuşabilmesi için kabul
edebileceği fedakârlığın en ileri haddini gösteren aşağıdaki
esaslara tamamiyle uyulmasının sağlanmasıyla mümkün olduğunu ve
bu esaslar dışında sağlam bir Osmanlı Saltanatı ve Cemiyetinin vücudunun
mümkün bulunmadığını kabul ve tasdik etmişlerdir.
Madde 1:
Osmanlı Devletinin sadece Arap çoğunluğunun
oturdukları ve 30 Ekim 1918 tarihli mütarekenin imzası sırasında düşman
ordularının işgali altında kalan kısımlarının mukadderatı,
ahalinin serbestçe verecekleri reye uygun olarak tayin edilmek lâzım
geleceğinden, adı geçen mütareke hududları içinde din, ırk ve
soyca birlik olan, birbirine karşılıklı saygı ve fedakârlık
hisleriyle dolu bulunan, an’ane ve içtima" hukukiyle yaşadıkları
muhitin şartlarına tamamiyle uyan Osmanlı ıslâm ekseriyetinin
oturduğu kısımların hepsi, hakikaten ve hükmen, hiçbir sebeble ayrılık
kabul etmez bir bütündür.
Madde 2:
Ahalisi ilk serbest kaldıkları zamanda
âmme reyi ile anavatana katılmış olan "Elviye-i Selâs-e"
(Kars, Ardahan, Batum) için, icab ettiği takdirde tekrar serbestçe
âmme reyine müracaat edilmesini kabul ederiz.
Madde 3:
Türkiye ile yapılacak sulhe bırakılan
Garb" Trakya’nın hukuk" vaziyetinin tesbiti de, halkının
tam bir hürriyetle verecekleri reye göre yapılmalıdır.
Madde 4: İslâm
Hilafetinin merkezi ve saltanatın payitahtı ve Osmanlı Hükümetinin
merkezi olan İstanbul şehri ile Marmara Denizinin emniyeti her türlü
ihlâlden korunmuş olmalıdır.
Bu esas
mahfuz kalmak kaydıyla Akdeniz ve
Karadeniz Boğazlarının umum ticaret ve münakalâta açılması
hakkında bizimle diğer bütün alâkadar devletlerin ittifakla
verecekleri karar muteberdir.
Madde 5: İ’tilaf
Devletleriyle hasımları ve bazı müşavirleri arasında da
kararlaştırılan anlaşma esasları içinde ekalliyetlerin hukuku,
civarda bulunan memleketlerdeki müslüman ahalinin de aynı hukuktan
istifadeleri emniyetiyle tarafımızdan teyid ve temin edilecektir.
Madde 6:
Millî ve iktisadî inkişafımız imkân
dahiline girmek ve daha asrî, muntazam bir idare şeklinde işlerin yürütülmesine
muvaffak olabilmek için, her devlet gibi bizim de inkişafımızın
temininden istiklâl ve tam serbestliğe sahip olmamız, hayat
bekamızın temel esasıdır. Bu sebeble siyasî, adlî, mâlî inkişafımızı
önleyen kayıtlara muhalifiz. Gerçekleşecek borçlarımızın ödeme
şartları da bu esaslara aykırı olmayacaktır.
|